quackördek sesi, vak, yalancı doktor, şarlatan
quadavlu, bahçe, dört ayaklı hayvan, dördüz
quadragenariankırk yaşında (kimse), kırklık
quadrangleavlu, bahçe, dörtgen
quadrangulardörtgenel, dört köşeli
quadrantçeyrek daire, açıölçer
quadraphonic(ses) dört arnalı, kuadrofonik
quadratedört köşeli, kare, dört köşeli
quadraticdörtgen gibi, ikinci dereceden
quadraturedörtlük, kareleştirme, kareleme
quadrennialdört yılda bir olan, dört yıl süren
quadrupeddört ayaklı hayvan
quadrupledörtle çarpmak, dört katı olmak, dört kat büyük olmak, dörtlü, dört katı
quadruplicatedört misli, dörtle çarpmak, dört misli artırmak
quailbıldırcın, korkudan sinmek, ürkmek, titremek
quaint(eski olduğu için) ilginç, çekici, değişik
quaintnessilginçlik, değişiklik, tuhaflık
quaketitremek, sallanmak, deprem
quake in one's bootsödü kopmak, korkudan tir tir titremek
qualifiabledüzeltilebilir, değiştirilebilir
qualificationnitelendirme, niteleme, nitelik, özellik, yeterlik, vasıf, şart, sınırlama, vasıf
qualificative adjectiveniteleme sıfatı
qualifiednitelikli, kalifiye, vasıflı, şartlı, sınırlı
qualified acceptanceşartlı kabul
qualifyhak kazanmak, yeterli olmak, kalifiye olmak, hak kazandırmak, yeterli kılmak, kalifiye etmek, sınırlandırmak, değiştirmek
qualifying examinationeleme sınavı
qualifying roundsaylav turu
qualitative adjectiveniteleme sıfatı
qualitative adjectivesnicelik sıfatları
qualitative analysisnitel çözümleme
qualitynitelik, kalite, vasıf, özellik
quality assurancekalite sigortası
quality controlkalite kontrolü
quality engineeringkalite mühendisliği
quality factorkalite faktörü
qualmmide bulantısı, kuşku, kaygı, huzursuzluk, endişe, kuruntu
quantitative analysisnicel çözümleme
quantitative pronounnicelik zamiri
quantitynicelik,kemiyet,miktar
quantity of electricityçıngı miktarı
quantity of heatısı miktarı
quantity productionseri üretim
quantity purchasebüyük miktarda alım
quantizationkuvantumlama, nicemleme
quantizenicelendirmek, niceliklerini bulmak
quantumkuvantum, kemiyet, yeterli miktar, güç birimi
quantum energykuvantum enerjisi
quantum mechanicskuvantum mekaniği
quantum numberkuvantum sayısı
quantum opticskuvantum optiği
quantum physicskuvantum fiziği
quantum statekuvantum hali, nicem hali
quantum statisticskuvantum istatistiği
quantum theorykuvantum teorisi, nicemler kuramı
quarantinekarantina, karantinaya almak
quarantine anchoragekarantina limanı
quarrelkavga,dalaşma,atışma,çekişme,nifak,bozuşma,adavet,kavga sebebi,dava için bahane,adavet için bahane,anlaşmazlık,ihtilaf,şişe doğramak için elmas,şişekesen elmas,ağızlamak,çırpışmak,dava salmak,kavga etmek,kapışmak,çekişmek,savaşmak,dalaşmak,deyişmek,eğişmek,sövüşmek,sözleşmek,dilleşmek,mübahase etmek,atışmak,bozuşmak,bahane aktarmak
quarrel with one's bread and butterekmek parası ile oynamak
quartgalon'un dörtte biri, kuart
quartandört günde bir olan
quarterçeyrek, çeyrek sögen, üç aylık süre, sent, çeyrek dolar, dörde bölmek, (kışlaya) yerleştirmek, oturtmak, dört bir yan, mahalle, semt, bölge, aman, ç, ask.kışla, konak
quarterageüç aylık vergin
quarterdecksubaylara mahsus güverte
quarterlyüç ayda bir olan, üç aylık
quartermasterlevazım subayı, serdümen
quartermaster-officerlevazım subayı
quarticdördüncü dereceden, dörtlenik
quartodört yapraklı forma
quartz crystalkuvars kristali
quartz filterkuvars filtre
quartz glasskuvarslı cam, kuvars camı
quartz lampkuvars lambası
quashfeshetmek, iptal etmek, kaldırmak, bastırmak, dizginlemek
quasisanki, güya, diyesin
quasi-(önek) benzeri, hemen hemen, yarı, sanki
Quaternarykuaterner, dördüncü çağ
quaternionkuaterniyon, dördey
quatraindört dizelik şiir, dörtlük
quatrefoildört parçalı yaprak
quaverses titreterek söylemek, tril yapmak, titrek sesle söylemek, titreme, sesi titretme, tril
quayagerıhtım resmi, iskele parası
queanedepsiz kız, oynak kız
queasymidesi bulanmış,kusacak halde,hassas,aşırı titiz,iratçıl,müşkülpesent
queenkraliçe, (iskambil) kız, dam, (satranç) vezir, ibne
queen dowagerölmüş kralın dul eşi
queeracayip, tuhaf, garip, kaçık, üşütük, ibne, bozmak, mahvetmek
queer sb's pitchbirinin işini sekteye uğratmak
queernesstuhaflık, keyifsizlik
quellbastırmak, ezmek, önünü almak
quenchsöndürmek, dindirmek, yatıştırmak, (susuzluk/vb.) gidermek
quenchingsöndürme, suverme
quercetin(boya) kuersetin
querulousyakınan, şikayet eden, söylenen, mızmız, dırdırcı
querysorgu, soru, kuşku, şüphe, sormak, sorguya çekmek, soruşturmak, -den kuşkulanmak, (yazıda anlaşılmayan bir ifadenin yanına) soru işareti koymak
query stationsorgulama istasyonu
questaramak,aktarmak,araştırmak,arayış,macera,tahkik,tetkik,arama,araştırma,soruşturma
questionsoru, sorgu, konu, sorun, mesele, problem, kuşku, şüphe, sorguya çekmek, kuşkulanmak, şüphelenmek, - den şüphe etmek
question marksoru işareti
question tagdeğil mi sorusu
questionablekesin olmayan, tartışılabilir, kuşkulu, şüpheli, kuşku uyandıran
questioningsoru sorar gibi, sorgu dolu, kuşkulu
queuekuyruk, sıra, kuyruk oluşturmak, kuyruğa girmek
queue upkuyruğa girmek, sıraya girmek
quibbleönemsiz konular üzerinde tartışmak, gerçek sorundan uzaklaşıp küçük şeylerle tartışma, lafı çevirme
quickçabuk, hızlı, süratli, tez, çabuk, çabuk kavrayan, anlayışlı, zeki, çabuk parlayan, ateşli, tırnak altındaki duyarlı et, çabucak, süratle, hemen
quick actingçabuk etki eden
quick motionhızlı hareket, hızlandırılmış hareket
quick-firingseri ateşli (top)
quick-freezeçabuk dondurmak
quick-sightedkeskin gözlü, çabuk anlayan
quick-temperedçabuk öfkelenen
quick-wittedkavrayışlı, zeki, akıllı, çabuk anlayan
quickençabuklaşmak, hızlanmak, çabuklaştırmak, hızlandırmak
quickieçarçabuk yapılan şey, hafifmeşrep kadın
quicklyçabucak, süratle, hızla
quicknesshız, çeviklik, sürat
quickstepbir tür dans (müziği)
quidağızda çiğnenen tütün, paund, sterlin
quid pro quokarşılık, bedel
quidnuncmeraklı, dedikoducu
quiescencedevinimsizlik, hareketsizlik, sessizlik
quiescentdevinimsiz, hareketsiz, sessiz, sakin, dinlenmede
quietsessizlik, sakinlik, durgunluk, gürültüsüz, sessiz, sakin, durgun, hareketsiz, dertsiz, belasız, huzurlu, mütevazi, yalın, sade, basit, gösterişsiz, (renk) donuk, mat, bkz.quieten
quieten(down ile) susturmak, susmak, sakinleştirmek, sakinleşmek
quietismdingincilik, sakincilik
quietlyyavaşca, sessizce, hareketsizce
quietnesssessizlik, sakinlik, dinginlik
quietusölüm, hareketsizlik
quilliri kuş tüyü, tüy kalem, kirpi dikeni
quill driveryazar, karalamacı
quiltingyorgancılık, yorganlık malzeme
quinquennialbeş sene süren
quinsyanjin, farenjit, bademcik iltihabı
quinteeskrimde bir duruş biçimi
quintessencetimsal, mükemmel örnek
quintuplebeş kat, beş misli
quipalaylı/zekice söz, nükteli söz, iğneli söz
quireyirmi dört tabakalık kâğıt destesi
quirkgarip rastlantı, garip olay, acayiplik, garip davranış (eğilimi)
quitbırakıp gitmek, -den ayrılmak, terketmek, bırakmak, vazgeçmek
quit claimdavadan vazgeçme
quitetamamen, tümüyle, büsbütün, tam olarak, bir dereceye kadar, epey, az çok, oldukça, hayli, cüda, (ünl.) Aynen öyle.Doğru
quite somethingolağanüstü şey, süper şey
quits(with ile) aynı düzeyde, denk, fit, anlaşmaya varmış
quittancemisilleme, karşılık, borçtan kurtulma
quitterişi bırakan kimse, dönek, hain
quiverok kılıfı, sadak, okluk, titreme, titretmek
quixoticDon Kişot gibi idealist ve hayalci
quixotismdonkişotluk, gereksiz kahramanlık
quizkısa sınav, yoklama, bilgi yarışması, sorular sormak, sorguya çekmek
quiz masteryarışmada soru soran kimse
quiz programmebilgi yarışması
quizzicalşakacı, alaycı, komik, eğlenceli
quoinduvarın dış köşesi, köşe taşı, takoz, kıskı
quoitçubuğa geçirmek için atılan halka, ç.halka oyunu
quondameski, sabık, önceden
quorumyeter çoğunluk, salt çoğunluk
quotapay, kota, kontenjan
quota candidatekontenjan adayı
quotableaktarılabilir, söylenebilir
quotationalıntı, iktibas, aktarma, parça, geçer değer, rayiç, piyasa, maliyet belirleme, maliyet tahmini
quotation marktırnak işareti
quotealıntı yapmak, iktibas etmek, anmak, zikretmek, fiyat vermek, iktibas, alıntı, sunulan fiyat
quotedkote edilmiş, fiyat teklif edilmiş
quotidiangünlük, her günkü